Patara'nın Gizemlerine Yolculuk: Antik Kentin Keşfedilmemiş Hikayeleri
Patara'nın kökeni MÖ 8. yüzyıla kadar uzanmaktadır. Lidya kralı Gyges zamanında kurulan şehir, Lidya egemenliği altında gelişti. MÖ 6. yüzyılda Pers hakimiyetine giren Patara, İskender'in Anadolu'yu fethetmesinin ardından MÖ 4. yüzyılda Büyük İskender'in generallerinden Antigonos Monophthalmos'un egemenliği altına girdi.
MÖ 188'de Roma İmparatorluğu'nun kontrolüne geçen Patara, MS 2. yüzyılda Roma İmparatorluğu döneminde en parlak dönemini yaşadı. Bu dönemde ticaretin ve kültürün önemli merkezlerinden biri haline geldi. Ancak MS 3. yüzyılda Got istilaları nedeniyle zarar gören Patara, 7. yüzyılın ortalarında Arap akınlarıyla tamamen terk edildi.
Patara'nın ilk yerleşimcileri Truva Savaşı'ndan sonra bölgeye gelen Akalar olarak kabul edilir. Daha sonra sırasıyla Lidyalılar, Persler, Makedonlar, Romalılar ve Bizanslılar şehri yönetti.
Patara'nın Coğrafi Konumu ve Özellikleri
Patara, Türkiye'nin güneybatısında, Antalya ilinin Kaş ilçesinin yaklaşık 18 km güneybatısında, Akdeniz kıyısında bulunur.
Patara'nın bulunduğu bölge Akdeniz iklimi etki alanı içindedir. Yazları sıcak ve kurak, kışları ılık ve yağışlı geçer. Patara sahilinde uzanan kum tepeleri, bölgenin en belirgin coğrafi özelliklerinden biridir. Bu kum tepeleri, denizden esen rüzgarların kıyıya taşıdığı kumların birikmesiyle oluşmuştur.
Patara antik kenti, Xanthos Çayı'nın denize döküldüğü delta ovasında kurulmuştur. Patara'nın güneyinde Letoon antik kenti, kuzeybatısında ise Ksantos antik kenti bulunmaktadır. Patara'nın denize bakan yamaçları zeytinliklerle kaplıdır.
Patara'daki Önemli Yapı ve Kalıntılar
Patara antik kentinin en dikkat çekici yapılarından biri şüphesiz limanıdır. MÖ 4. yüzyılda inşa edilen liman, o dönem Akdeniz'in en büyük limanlarından biriydi. Günümüze kadar büyük ölçüde sağlam kalan liman, Patara'nın deniz ticaretindeki önemini kanıtlamaktadır.
Tiyatro da antik kentin en etkileyici kalıntılarındandır. MÖ 2. yüzyılda inşa edilen tiyatro yaklaşık 7500 kişiliktir ve oldukça iyi korunmuş durumdadır. Sahne binası, orkestra ve oturma sıraları hala ayaktadır. Tiyatronun akustiği o kadar iyi tasarlanmıştır ki, sahnede fısıldanan sesler bile en arkadaki sıralardan duyulabilmektedir.
Agora olarak bilinen meclis binasının kalıntıları da görülmeye değerdir. Bu yapı Patara'da alınan önemli kararların ve tartışmaların yapıldığı merkezdir. Yine Roma dönemine ait olduğu düşünülen lahitler, şehir surları ve bazilika gibi yapılar da kentin tarihsel dokusunu yansıtması açısından önemlidir.
Patara'nın Mitolojideki Yeri
Patara, eski Yunan ve Roma mitolojisinde önemli bir yere sahiptir. Hatta Apollon'un doğum yeri olduğuna inanılmaktadır.
Efsaneye göre, Leto hamileyken, Hera'nın kıskançlığından kaçmak için Orta Anadolu'dan Lykia bölgesine gelmiştir. Burada Xanthos Nehri kıyısında doğum sancıları tutmuş ve nehrin kıyısındaki hurma ağacına tutunarak ikiz çocukları Artemis ve Apollon'u dünyaya getirmiştir. Bu olaydan sonra Patara halkının Apollon'a büyük bir saygı duyduğu bilinmektedir.
Patara'da bulunan ve Lykia'nın en önemli Apollo tapınağı olan Patara Apollon Tapınağı, tanrının şehir ile olan güçlü bağını göstermektedir. Her yıl kutlanan Apollon'a adanmış Kutsal Oyunlar, bölgenin mitolojik önemini yansıtmaktadır.
Patara aynı zamanda, Apollon'un kâhinlik merkezlerinden biri olarak biliniyordu. Antik çağlarda, gelecekten haber vermesi için Apollon'a burada danışıldığı rivayet edilmektedir.
Patara'nın mitolojideki diğer efsaneleri arasında, kentin kurucusu olarak kabul edilen Pataros'un hikayesi de bulunmaktadır. Patara ismini de bu kahramandan almış olduğuna inanılır.
Patara'nın Tarihi Ticaret Yolları Üzerindeki Konumu
Patara, hem deniz hem de kara yolları üzerinde bulunmasıyla önemli bir ticaret merkezi konumundaydı.
Deniz yoluyla, Patara Akdeniz'in diğer önemli liman kentleriyle ticaret yapıyordu. Buradan gemilerle tahıl, şarap, zeytinyağı gibi tarımsal ürünler ihraç ediliyor, bunun karşılığında da lüks eşyalar ithal ediliyordu. Patara Limanı aynı zamanda, iç kesimlerden getirilen ürünlerin denizaşırı ülkelere taşınması için önemli bir aktarma noktasıydı.
Kara yollarıyla da Patara, güneyde Fenike, kuzeyde Bergama, doğuda Konya ve Suriye gibi önemli ticaret merkezlerine bağlanıyordu. Deve kervanlarıyla getirilen baharat, ipek, halı gibi mallar Patara'da deniz yoluyla sevkiyat yapılmak üzere aktarılıyordu.
Patara'nın en önemli ihraç ürünleri arasında halılar, zeytinyağı, şarap, hububat ve keresteler sayılabilir. İthalatında ise baharatlar, ipek kumaşlar, değerli taşlar ön plandaydı. Ticaret yollarının kesişme noktasında yer alması, Patara'yı zenginleştirmiş ve gelişmesini sağlamıştır.
Günümüzde Patara
Patara antik kenti, günümüzde hala kazı çalışmalarının devam ettiği önemli bir arkeolojik sit alanıdır. 1988 yılından bu yana Akdeniz Üniversitesi öncülüğünde sürdürülen kazı çalışmaları sayesinde antik kentin gizemli yapıları gün yüzüne çıkmaya devam ediyor.
Patara'nın kumlu kıyıları, Akdeniz ikliminin verdiği güneş, deniz ve kumsal üçlüsü turistleri cezbediyor. Yaz mevsiminde özellikle yerli turistler Patara'yı ziyaret etmeyi tercih ediyor. Fakat antik kentin korunması için ziyaretçi sayısı sınırlı tutulmaya çalışılıyor.
Patara’nın doğal güzellikleri ve tarihi dokusunu korumak amacıyla Kültür ve Turizm Bakanlığı öncülüğünde koruma çalışmaları yürütülüyor. Sit alanının etrafı tel örgülerle çevrili ve güvenlik kameralarıyla izleniyor. Ayrıca antik tiyatro ve diğer yapıların restorasyon çalışmaları devam ediyor. Böylece gelecek nesillere bu eşsiz antik kenti olduğu gibi bırakmak hedefleniyor.
Patara'nın UNESCO Dünya Mirası Listesi'ne Alınması
Patara antik kenti, ören yerinin korunması ve gelecek nesillere aktarılması için önemli bir adım olarak 1988 yılında UNESCO Dünya Mirası Listesi'ne dahil edilmiştir.
Listeye alınma sürecinde, Patara'nın Akdeniz bölgesi ve Anadolu'daki antik dönem yerleşimleri arasında özel bir yere sahip olduğu vurgulanmıştır. Lidyalılar, Persler, Makedonyalılar, Bergama Krallığı ve Roma İmparatorluğu gibi birçok medeniyete ev sahipliği yapan Patara'nın, zengin tarihi geçmişiyle insanlık tarihine ışık tuttuğu ifade edilmiştir.
UNESCO Dünya Mirası Listesi'ne girmek Patara için oldukça önemlidir. Liste sayesinde, sit alanındaki kazı çalışmalarına ve kalıntıların restorasyonuna daha fazla kaynak ayrılabilmektedir. Aynı zamanda liste, Patara'nın korunması konusunda uluslararası bir sorumluluk da yüklemektedir. Bu sayede hem Türkiye hem de dünya çapında Patara'nın tanıtımı ve bilinirliliği artmaktadır.
Patara'yı ziyaret eden yerli ve yabancı turistler, buranın Dünya Mirası olduğunu bilerek gelmekte ve antik kente daha fazla ilgi göstermektedirler. Patara'nın gelecek nesillere aktarılması için UNESCO Dünya Mirası Listesi'ne dahil edilmesi büyük önem taşımaktadır.
Patara'da Yapılabilecek Aktiviteler
Patara Antik Kenti'nde ziyaretçiler için birçok etkinlik ve aktivite imkanı bulunmaktadır.
-
Antik kentin kendisi en popüler gezi noktalarından biridir. Tarihi yapıların ve kalıntıların arasında yürüyüş yapmak adeta bir zaman yolculuğu gibidir. Agora, hamam, tiyatro ve meclis binası gibi yapılar hala ayaktadır.
-
Patara'nın 18 km uzunluğundaki ince kumlu plajı dünyanın en güzel plajlarından biri olarak kabul edilmektedir. Deniz turkuaz renkte olup, kıyı boyunca yürüyüş yapmak mümkündür. Falezler ve kumsallarda yürüyüş için birçok parkur bulunmaktadır.
-
Antik liman kalıntılarının hemen yanı başında bulunan plajda denize girmek mümkündür. Rüzgar sörfü ve kano gibi su sporları yapmak için uygundur.
-
Patara Özel Çevre Koruma (ÖÇK) bölgesinde trekking, bisiklet turları, tekne turları, kuş gözlemciliği gibi doğa yürüyüşleri ve etkinlikleri de mevcuttur. Milli parkın içinde vahşi doğada yürüyüş yapılabilir.
-
Patara'nın yakınlarında yer alan Kalkan ve Kaş gibi turistik kasabalarda alışveriş imkanı ve gece hayatı vardır. Bölgede çeşitli restoran ve konaklama seçenekleri bulunmaktadır.
Patara'ya Nasıl Gidilir?
Patara Antik Kenti, Türkiye'nin güneybatısındaki Antalya iline bağlı Kaş ilçesinin güneybatısında yer almaktadır. Antik kente ulaşmanın birkaç farklı yolu vardır:
Ulaşım
-
Otobüsle: Antalya veya Kaş otogarlarından direkt olarak Patara'ya giden otobüsler bulunmaktadır. Yolculuk yaklaşık 1-2 saat sürmektedir.
-
Minibüsle: Kaş veya Kalkan'dan Patara'ya minibüs seferleri mevcuttur.
-
Taksi veya Transfer ile: Özel taksi veya transfer şirketleri aracılığıyla rahat bir şekilde ulaşım sağlanabilir.
-
Kiralık araçla: Antalya veya Kaş'tan kiralık bir araç ile Patara'ya kolaylıkla ulaşılabilir.
Konaklama
Patara yakınlarında birçok konaklama seçeneği bulunmaktadır:
-
Otel, motel, pansiyon: Akdeniz kıyısındaki Kalkan veya Kaş ilçelerinde geniş konaklama olanakları mevcuttur.
-
Kamp alanları: Patara Plajı'nda ve yakın çevresindeki ormanlık alanlarda kamp kurmak mümkündür.
-
Apart oteller: Patara ve çevresindeki köylerde butik apart oteller bulunmaktadır.
-
Çadırlı kamp: Patara'da çadırlı kamp imkanı sunan işletmeler bulunmaktadır.
Böylelikle Patara Antik Kenti'ne rahat ve keyifli bir şekilde ulaşım sağlanarak, ziyaret süresince konforlu bir konaklama yapmak mümkündür.
Patara Hakkında Bilinmeyenler/İlginç Bilgiler
Patara'nın geçmişi birçok efsane ve hikayeye ev sahipliği yapmıştır. İşte Patara hakkında az bilinen ilginç detaylar:
-
Patara'da bulunan Apollon Tapınağı'nın rahibi olarak geçen Leto'nun burada Apollo ve Artemis'i doğurduğuna inanılır. Leto'nun burada 9 gün 9 gece süren zorlu bir doğum yaptığı rivayet edilir.
-
Antik çağda Patara'nın Akdeniz'deki en önemli liman kentlerinden biri olduğu bilinir. Ancak Patara Limanı'nın altından geçen gizemli bir nehir olduğu ve zamanla bu nehrin getirdiği kumlar nedeniyle limanın dolduğu söylenir.
-
Hz. İsa'nın havarilerinden Aziz Nikolas'ın, Patara'da doğduğuna inanılmaktadır. Bu sebeple Aziz Nikolas Patara'nın en önemli şahsiyetlerinden biri olarak kabul edilir.
-
Patara akropolünde yükselen ve Türkiye'deki en iyi korunmuş tiyatrolardan biri olan antik tiyatronun, tam 18 bin kişilik olduğu tahmin edilmektedir. Bu da Patara'nın hangi denli gelişmiş bir uygarlığa ev sahipliği yaptığının bir göstergesidir.
-
Bir rivayete göre, Pers Kralı I. Serhas'ın ordusu, İskender'le savaşmak için toplandığı sırada Pers askerleri Patara'daki güzel kadınları görünce disiplinsizleşmiş ve savaş kaybedilmiştir.
Patara sadece tarihi kalıntıları ile değil, birçok efsane ve hikayeyle bezeli geçmişiyle de ziyaretçilerini büyülemeye devam etmektedir.